Hayata Dair Herşey

  Günümüzde birçok insanın yaşadığı şey Tükenmişlik Sendromu.    Artık hiçbirimiz yaşadıklarımızdan zevk almaz hale geldik. Sürekli kendimizi sorguluyoruz. Ben eskiden böyle değildim, hayattan zevk alırdım, kendimi bu kadar bırakmamıştım, neden mutlu olamıyorum, eskiden küçük şeylerle mutlu olabiliyordum gibi sorgulamalar yapıyoruz. Bu sorgulamaları yapmakta aslında hepimiz haklıyız. Özellikle bu pandemi dönemi ile beraber eve kapanmamız, dışarıdaki sosyal aktivitelerimizi gerçekleştiremiyor olmamız, sevdiklerimizle, arkadaşlarımızla beraber, eski alışkanlıklarımızı devam ettiremiyor olmamız ve doğal olarak corona ileti ile alakalı korkularımız böyle olmasını çok fazla tetikliyor.  Bir de benim gibi hayatı zaten kısıtlı olarak yaşayan kronik hastalar, böyle zamanlarda bir tık daha sıkıntı yaşamaya, iyice zorlamaya başladık. Aslında ben kendimi düşünecek olursam, zaten hayatım balkon demirleri ile sınırlıydı. Ama en azından dışarıya çıkabilme ümidim vardı.  Bu yaşanılan kısıtlanma ile b

RÜYADAKİ İŞARET İnsanlar rüyalarını yaşayabilirler mi? Ya da rüyalarında gördüklerinin anlamlarına baktıklarında onlar gibi olaylar yaşarlar mı? Ben ilginç bir şekilde rüyamda gördüklerimi gerçek hayatta yaşıyorum. Aslında belki de gerçek hayat rüya dediğimiz o durumdur. Sonuçta hepimiz enerjisel varlıklarız. Ve kimi insanın demesine göre rüya dediğimiz şey aslında ruhun bedenden ayrılıp yaşadığı durumlardır. Ruh için mesafe ya da zaman kavramı yoktur. Bir enerjidir ruh. İstediği zaman istediği yerde olabilir. Aslında hayallerde öyle işte. Ruhun bir yansıması bence. Çünkü hayalinde her şeye bürünebilirsin ve her yere gidebilirsin. Her şey olabilirsin kısacası.    Benim inancıma göre, ruh her şeyi deneyimlemek ister. Doyumsuzdur bir bakıma. Bazı şeyleri deneyimlemek için de biz insanlar bazı işaretlere ihtiyaç duyarız. Kimi zaman birinin söylediği bir söz, bazen bir reklam, bazen bir şarkı sözü ve bazen de gördüğümüz rüyalar gibi… Rüyada gördüğün herkes aslında senin bir yan